İncegazeteye abone olun, sektörel gelişmeleri kaçırmayın.
Gazete Abonelik Formu
Bolu, Batı Karadeniz Bölgesi̓nde bulunan ormanlık bir ilimizdir. Ankara̓nın kuzey komşusu olup, İstanbul ile Anadolu̓yu birbirine bağlayan transit geçiş hattıyla ticari açıdan önemlidir.
Köklü bir tarihe sahip Bolu, Frigler ve Persler tarafından yönetilmiş, Büyük İskender̓in egemenliği altına girmiştir. Onun ölümünden sonra burada “Bitinya Krallığı” kurulmuştur. Romalılar döneminde “Claudiopolis” olarak adlandırılmış, ardından Selçuk ve Osmanlı hükümdarlığı altına girmiştir.
Osmanlı döneminde XVI. yüzyılda Anadolu Beylerbeyliği kayıtlarında Köroğlu adıyla çağrılan bir kişiye ait yakalanma emri vardır. Hayatı hakkında başka kesin bilgi olmayan Köroğlu ile ilgili efsaneye göre Bolu beyi tarafından Köroğlu̓nun seyis babası gözüne mil çektirilerek cezalandırılmıştır. Köroğlu̓nun da buna karşı ayaklandığı rivayet edilir. Yine aynı adda XVI. yüzyılda yaşamış koçaklama ve güzellemeleriyle ünlü bir halk şairi de vardır. Köroğlu̓na ait “Benden selam olsun Bolu beyine” dizesi ile başlayan şiir, 11̓li hece ölçüsünde yazılmış, dinsel olmayan halk edebiyatının önemli bir örneğidir.
Osmanlı İmparatorluğu̓nda şehzade sancağı olan Bolu̓ya II. Beyazıt döneminde Şehzade Süleyman (Kanuni) atanmıştır. I. Dünya Savaşı̓nda işgale uğramasa da maddi zarar görmüştür. Bolu, 10 Ekim 1923̓te il olmuştur.
Yüzölçümünün neredeyse %60̓ı ormanlık alan olan Bolu̓nun ekonomisinde ormancılık ve sanayi önemli yer tutmaktadır. Hem Karadeniz iklimi hem de karasal iklim koşulları olduğu için tarım yapmaya da elverişlidir. Kanatlı hayvancılık ve arıcılık açısından çok gelişmiştir. Çam balı ve arı sütü ünlüdür. Ayrıca, Karacasu, Babas, Sarot, Pavlu (Kesenözü), Çatak kaplıcaları ile termal turizmi açısından da gözde bir ilimizdir.
Bolu̓nun önemli bir özelliğini de mutfağı oluşturur. İlçesi Mengen aşçılığın ata mesleği olduğu mutfağı ile ünlüdür. 1604 yılında tahta çıkan ve yemek yemeyi seven I. Ahmed̓in, Bolulu-Mengenli ustaları Topkapı Sarayı̓na ilk getiren padişah olduğu söylenmektedir. Bolulu aşçı geleneği Cumhuriyet̓in kuruluş yıllarında da devam etmiştir. Atatürk̓ün Çankaya Köşkü̓ndeki aşçısı da Mengenli̓dir. Her yıl Ağustos ayının ilk haftasında geleneksel “Mengen Aşçılar ve Turizm Festivali” düzenlenmektedir. İlçede Aşçılar Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi bulunmaktadır.
Bolu aynı zamanda bir üniversite şehridir. Bolulu mimar ve iş insanı İzzet Baysal̓ın adını verdiği Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, vakıf destekli bir devlet üniversitesidir.
Doğal güzellikleri ile herkesi hayran bırakan Bolu, 4 mevsim farklı renklere bürünür. Kış sporları, doğa yürüyüşü, kampçılık, fotoğrafçılık ve sportif balıkçılık yapmak için Türkiye̓nin çeşitli yerlerinden yerli turistlerin ilgi odağıdır.
1965 yılında Milli Park olarak korumaya alınan bölge, Büyükgöl, Seringöl, Deringöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, İncegöl ve Sazlıgöl adlı toplam 7 gölden oluşur. Aralarında zambak, siklamen, çiğdem ve orkide olmak üzere toplam 236 bitki türünü barındıran doğal bir karışık ormandır. 100̓den fazla türle yaban hayatı açısından da zengin olan Yedigöller̓de sportif balıkçılık da yapılmaktadır.
1.380 metre yüksekliğindeki Kapankaya tepesinden, tüm manzara izlenebilir. Bu tepeye giderken yolda “Anıt Ağaç” ve “Pisagor Ağacı” görülebilir. Piknik, doğa yürüyüşü ve kamp için uygun bir bölgedir. Nisan-Kasım ayları ziyaret için uygundur. Fotoğraf çekmek için Ekim - Kasım ayları tercih edilir.
Ülkemizin önemli kayak merkezlerinden biri olan Kartalkaya, Bolu̓nun 38 km güney doğusunda, Köroğlu Dağları̓ndadır. Buraya en yakın havaalanı Ankara Esenboğa̓dır. Kartalkaya̓daki oteller 2.000 metre yüksekliktedir. Zirve ise yaklaşık 2.200 metredir. Kayalık olan zirve alpin çayırlarla kaplı olup, kar kalınlığı kış aylarında 3 metreye ulaşabilmektedir. Aralık-Nisan ayları arası kayak sezonu için en uygun dönemdir. Alp kayağı, kayaklı koşu (cross-country) ve tur kayağı için uygun koşullara sahiptir. Kış sporlarına yeni başlayanlar için pistlerin bulunduğu Kartalkaya̓da profesyonel sporcular için dik pistler de yer alır. Yazın da bölgede çim kayağı ve doğa yürüyüşü yapılabilir.
Kış sporları açısından Gerede-Esentepe Arkut Dağı̓ndaki kayak merkezi de görülmeye değerdir. Asırlık çam ağaçlarının bulunduğu Esentepe̓ye ismi kesilmeyen rüzgârından dolayı Atatürk tarafından verilmiştir.
Zengin bitki örtüsü ile Abant Dağları üzerinde yer alan Abant Gölü doğal bir göldür. Göl ve çevresi 1988 yılında “Tabiat Parkı” olarak koruma altına alınmıştır. Abant çiğdemi ve Abant alabalığı buraya ait endemik türlerdir. Göl kenarında piknik, çadırlı kamp, sportif olta balıkçılığı, yürüyüş, bisiklet, fayton ve atla gezinti yapılabilir.
Bolu'daki tüm lokantalarda pişen, kalabalık sofraların gözdesidir. Malzemesinin zenginliğinden ötürü başlı başına bir ana yemek sayılabilir.
Mengen pilavı bazı tariflerde domates ve mantar ile servis edilmektedir.
Yapılışı
Haşlanmış pirinçler tuzlu suda bekletildikten sonra, tencerede yağ, soğan ve et kızdırılır. Biraz su ile pişirildikten sonra pirinç, şeker, tuz, biber ilave edilir. Pişince üzerine tekrar yağ gezdirilip kekik, dereotu ve ceviz ile tatlandırılır.
Malzemeler
• 2 su bardağı pirinç,
• 400 gr. kuşbaşı kuzu eti,
• 100 gr. tereyağı,
• 1 orta boy soğan,
• kekik, dereotu, ceviz, şeker, tuz, biber